17 Mayıs 2013 Cuma

yasayan kaya o :)

Cok entresan bir bitki o.Yasayan kaya. Kaktüsgillerden.. Uzaktan bakinca bi tas, kaya diyebilirsiniz ama degil..Tasa benzeyen canlilar. Tas kaktüslerin görünümleri yasadiklari sert ortamin bir yansimasidir. Sadece iki yapragi ve kökleri ile suyu almaya calisirlar. Yapraklar var olan nemi korumak icin oldukca kalindirlar. Kaktüslerin tas görünümünde olmasi, zaten sinirli olan bitkinin oldugu bir ortamda, hayvanlara yem olmaktan kurtulmasina sebep olur.





Kaktüsler dogal ortamlarinda asiri günes isigina maruz kaldigindan, eger yetistirmek istiyorsaniz direk günes isiginin nüfuz edebilecegi bir ortamda yetistirmeniz gerekmektedir. Her ne kadar daha önce yetistirmeye calisanlar olumsuz sonuclarla karsi karsiya kalsalar da yasayan kayalarin bakimi oldukca kolaydir. Dengeli sulamali ve verebileceginiz maksimum isigi vermelisiniz..








14 Mayıs 2013 Salı

Huzuru yesil de bulabilirsiniz..

Huzuru yesil de bulabilirsiniz.. Cünkü yesil, dogaya hakim bir renktir. Insana huzur verir ve rahatlatir. Ayrica ic acici ve guven veren bir renktir.Yesil göze cok hitap edern bir renk oldugundan sizi tazeler ve daha acik bir algiyla bakmanizi saglar. E durum böyleyken, yesilin bu kadar faydasi varken insanin yesile olan ilgisi artmali bence. Hep söylenir ya, `Agaci sev, yesili koru´..




Pinus Pinea_FISTIK CAMI

En sevdigim agaclardan biridir. Basta Ege Bölgesi olmak üezre Marmara, Akdeniz bölgelerinde genis yayilis gösterir. Fistik caminin, fistigi da odun disi orman ürünleri acisindan da cok degerlidir. Cam fistiginda bol miktarda protein ve mineral vardir. Ayrica fistik cami peyzaj acisindan da park ve bahcelerde oldukca yaygin bir kullanima sahiptir. 


FISTIK CAMI ORMANLARI




25 Şubat 2013 Pazartesi

Özel Ağaçlandırma

KİM ÖZEL AĞAÇLANDIRMA YAPABİLİR?
Köy tüzel kişilikleri, belde, ilçe, il ve Büyükşehir belediyeleri, kamu kurum ve kuruluşları, Tarımsal kalkınma kooperatifleri, köye hizmet götürme birlikleri, odalar, dernekler, vakıflar, her türlü ticari şirketler ve gerçek kişiler özel ağaçlandırma yapabilir. Özel ağaçlandırmayı hukuki ve teşvik yönünden gerçek kişi olarak veya ticari şirket olarak yapmada herhangi bir fark yoktur.

ARAZİ TEMİNİ NASIL YAPILIR?
Orman Su Bakanlığı ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nde potansiyel özel ağaçlandırma sahaların tespitine yönelik herhangi bir envanter mevcut değildir. Bu nedenle, gerek Bakanlık tarafından gerekse Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından talep sahiplerine özel ağaçlandırma yapabilecekleri sahalar gösterilememektedir. Bununla birlikte aday sahanın orman alanı veya hazine arazisi olup-olmadığı, orman alanı olması durumunda hukuki, plan ve mülkiyet yönünden özel ağaçlandırmaya uygun olup olmadığı gibi hususlarla ilgili olarak Orman İşletme Şefliklerine, orman işletme Müdürlüklerine, Orman Bölge Müdürlüklerinden veya milli emlak müdürlüğünün taşra teşkilatlarından bilgi alınır.

HANGİ TÜR AĞAÇLARLA ÖZEL AĞAÇLANDIRMA YAPILABİLİR?
Ormanlık alanlarda yapılacak özel ağaçlandırma, özel erozyon kontrolü ve özel imar-ihya çalışmalarında; projesinde belirtilmek kaydıyla çam, sedir, göknar, ladin, meşe, akasya, akçaağaç, karaağaç, sofora, ıhlamur, kayın, gürgen, gladiçya vb. asli orman ürünü veren ağaç ve ağaççık türleri ile ceviz, kestane, antepfıstığı, menengiç, sakız ağacı, harnup, kuşburnu, defne, alıç, ahlat, badem, mahlep, jojoba vb. odun dışı orman ürünü veren ağaç ve ağaççık türleri saf veya karışık olarak tesis edilebilir.

VERİLEN KREDİNİN FAİZ ORANI NEDİR?
Odun dışı orman ürünü veren ağaç ve ağaççık türleri İle Yapılan ( Badem, Ceviz Kestane vb…) Türlerde Kredi faiz oranı Ziraat Bankası Faiz Oranın 1/7 Kadardır Yaklaşık Şuan 1,5 gibi.

VERİLEN KREDİ NE ZAMAN ÖDENİR?
15 yıl sonra tek seferde.


22 Şubat 2013 Cuma

Bitkilerin çiçeklenme zamanları..


BiTKiLERiN ÇiÇEKLENME ZAMANLARI
 
         OCAK
            Cydonia japonica
             Erica cornea
           Acena microphylla
 
ŞUBAT
Alnus japonica
Hamamelis japonica, Hamamelis mollis
Lonicera pursii
Alsine gramminifolia
Calycanthus hymonanthus, Calycanthus praecox
 
MART
Cornus mas
Salix spp.
Cydonia rosea alba
Erica arborea
Forsythia grialdiana, Forsythia intermedia, Forsythia suspensa
Mahonia spp.
Osmanthus delavayi
Rhododendron mucromulatum, Rhododendron praecox,Rhododendron jahuricum
Spirea hypericifolia
Anemone hepatica triloba
Omphalodes verna
Primula acaulis hybridus, Primula aucricula,Primula denticulata alba,Primula helenae,Primula rosea grandiflora, Primula veris elatior
Viola cornuta
Abeliophyllum distichum
Daphne mezereum ""Album"
Corylopsis Spicata
Jasminium nudiflorum
 
NiSAN
Amelanchier spp.
Arbutus andranchne
Buxus sempervirens
Cercis siliquastrum
Crataegus oxyacantha
Euonymus europaesus, Euonymus europaeus "Atroubens"
Magnolia kabus, Magnolia soulangeana
Malus spp.
Prunus spp.
Spartium junceum
Anagyris foetidata
Andromeda floribunda
Azelea amoena, Azalea kurume, Azalea ledifolia alba, Azalea vaseji
Berberis dictyophylla albucailis
Caragana spp.
Cassia spp.
Choisya ternata
Cistus parviflorus, Citrus trifoliata
Cydonia japonica "Baltzi", Cydonia japonica "Nivalis"Cydonia japonica "sanguina plena"" Cydonia marulei grandiflora
Weigelia candida, Weigelia praecox
Eonymus japonica
Genista prostrata
Lonicera tatarica "Rosea floribunda"
Rhododendron caucasicum "Eroto"
Ribes aureum,Ribes sanauineum, Ribes splendens
Ruscus aculeatus, Ruscus racemosus
Spirea arbuta,Spirea prunifolia floreplena,Spirea thunbergii
Vibirnum earlesi
Vinca major,Vinca minor
Ajuga spp.
Arabis spp.
Convollaria majalis grandiflora
Epimedium spp.
Iberis spp.
Phlox spp.
Saxifraga decipiens "Blutenteppichh"
Saxifraga decipiens "Schwefelbluete""
Aronia arbutifolia 

 
MAYIS
Magnolia soulangeana "Alba superba"
Mespilus germanica
Pistaeia spp.
Rhododendron flavum, Rhododendron pontieum, Rhododendron simirnoyi
Rhododendron ungernii
Syringa ehinensis, Syringa jasiake, Syringa vulgaris
Viburnum opulus
Zizyphus jujuba
Azalea dawidii, Azalea mollis, Azalea pontiea, Azalea viseosa
Berberis darwini, Berberis nummularia, Berberis stenophylla
Caragana aurgutiaea
Caryopteris mastacanthus
Ceanothus hybrides
Cistus laurifolius
Colutea arboreseens
Cornus alba, Cornus florida, Cornus sanguinea
Cotoneaster spp.
Deutzia spp.
Diervilla floribunda, Diervilla hybrida "Perle"
Eisholtzia stauntoni
Eriobotrya japoniea
Eonymus radieans, Eonymus wilson, Eonymus verrueosa
Genista aeenthoelada, Genista albida, Genista jaubertii, Genista seoparia
Kerria japoniea
Lonieera albertii, Lonieera korolkowi floribunda
Lonieera nummularii folia, Lonieera orientalis
Lonieera syringantha
Lyeium barbarum
Paeonia spp.
Paliurus aeuiatus
Potentilla spp.
Rhododendron arborea "Boule de Neige", Rhododendron eatawiensis, Rhododendron hirsitumi, Rhododendron wilson ii
Rosa hugonis, Rosa lutea bileolor


 HAZiRAN

                                            
Cistus villosus
Daphne giomerata
Daphne gnidioides
Daphne gnidum
Daphne laureloa
Daphne mezereum
Daph ne odora
Daphne oleodies
Daphne pontica
Eleagnus spp.
Escallonia spp.
Fantariessia phillyreoides
Genista tinctroia
Helianthemum spp.
Jasminum fruticans
Lonicera iberica
Philadelphus spp.
Pitosporum tobira
Pitosporum tobira "Nana"
Rhamnus spp.
Rhododendron ferrugieum
Robinia hisbida
Rosa alba "maiden's Blush"
Rosa centifolia major
Rosa gollica splendens
Rosa moyesii
Rosa röuletii
Rosa rubiginosa
Rosa spinossima alba plena
Sprea bumalda "Froebelii"
Spirea canascens myrttolia
Spirea japonica
Spirea weitchii
Tamarix gollici
Tamarix gracilis
Tamarix odessama
Tamarix parvifolia
Tamarix smyrnensis
Tamarix tetranda
Viburnum orientale
Campanula carpatica
Campanuı~ portenshlagiana
Gentiana septemfida
Hypericum polphyllum
Primula bullesiana
Sedum acre
Sedum arizoon
Sedum reflexum superbum thymus spp. 
Trifolium repens "Atropurpurea"
Veronica ruperstris
Cotinus coggygria


TEMMUZ

Aesculus parviflora, Aesculus macrostachia 
Amorphia fruticans
Buddleia spp.
Lagerstroemia indica
Myrtus communis
Sambucus canadensis
Calluna spp.
Daphne sericae
Hydrangea spp.
Hypericum spp.
Rosa caroline
Spriae revesiana flore plano
Spriae salicifolia
Spriae tomentosa
Hosta lancifolia
Linaria pallida
Myosotis palustris
Sagina subulata
Stachys Ianata
 
AGUSTOS
Clerodendron trichotomum
Clerodendron thomsonae
Eunymus yedoensis
Sumbucus canadensis
Sumbucus racemosa
Berberis julianae
Callicarpa graldina
Hibiscus spp.
Lespedeza sieboldii
Tamarix hispida
 
EYLÜL
Erica cinarea
Sedum eversi
Sedum komtschaticum
 
EKiM
Arbutus unedo
Hamamelis virgiana
Osmanthus aquifolium
Acena microphylla
 
KASIM
Viburnum tinus


Doğu ve Batı pencereleriniz için uygun türler..

ANTHURİUM

BEGONİA

CALADİUM

CAMPANULA

CYCLAMEN

CİTRUS

FİCUS


Erozyonun önlenebilmesi için alınması gerekli tedbirler..


Ülkemiz koşullarında erozyonun önlenebilmesi ve ülke topraklarının korunması için gerekli önlemlerin alınmasında en önemli görev devlete düşmektedir. Çünkü aşağıda sayılan düzenlemeler devlet tarafından gerçekleştirilmediği sürece, toprak ve su koruma önlemlerinin alınması şansı çok azalacaktır.

1. Toprak-Su Genel Müdürlüğünün çalışmaları ile 1970-80 li yıllarda ülkemiz toprak haritası yapılmıştır ancak bu haritalar çağın gelişimine uygun olarak yenilenmediği takdirde gerçek anlamda yararlı olmaları mümkün değildir. Bu bakımdan en kısa sürede yeni tekniklere uygun olarak güncelleştirilmelidirler. Ayrıca ülkemize ait erozyon risk haritaları yapılmalıdır

2. I-II ve III. sınıf arazilerin tarım dışı kullanımı önlenmeli ve toprak işlemeli tarım yapılmasına uygun olmayan arazilerde işlemeli tarım yapılmasına engel olunmalı, orman ve mer'a alanları ile işlemeli tarım alanları ayrı haritalarda gösterilerek aykırı kullanımlar yasal olarak önlenmelidir. Uygun kullanım sağlanamadığı sürece erozyonda başarı şansı yoktur. Çünkü erozyon kontrolünde anahtar rolü uygun arazi kullanımı oynar.

3. Mer'a kullanımı yöresel koşullara bağlı olarak bir esasa bağlanmalıdır. Avcılıkta olduğu gibi, hayvanların meraya çıkarılmalarının her yıl iklim koşulları göz önünde bulundurularak il ve ilçe tarım müdürlükleri tarafından belirlenen tarihlerde olması sağlanmalıdır.

4. Orman ve orman altı örtüsünün tahribinin önlenmesi için, orman köylüsünün geçimi sağlanmalı ve orman tahribine neden olmayacak, örneğin el sanatları, arıcılık vb., işletmelerin kurulabilmesinin kredi imkanları yaratılmalıdır.

5. Yöresel koşullara bağlı olarak uygun işletme büyüklükleri belirlenmeli ve miras yoluyla işletmelerin bundan daha küçük olması önlenmeli, parçalanmış olanlar toplulaştırılmalı ve bu bakımdan Medeni Kanunun Miras ile ilgili maddelerinde yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

6. Üreticilere verilen tarımsal kredilerde işlemeli tarım yapan çiftçilerin toprak ve su koruma yöntemlerine uymaları halinde, bir takım kolaylıklar sağlanmalıdır. En azından hem üretici hem de kontrol edenler için çok kolay olması bakımından, eğime dik yönde tarım şartı aranmalıdır.

7. Ortak kullanım alanlarında devlet yardımıyla yapılması planlanan toprak koruma işlemlerinde mutlaka çiftçi katkısı ve sorumluluğunun olması sağlanmalıdır.

8. Bu konuda çalışan Üniversite ve Araştırma kuruluşları desteklenmeli, araştırma sonuçları üreticiye iletilmeli ve ayrıca Tarım ve Orman ve Su İşleri Bakanlıklarımızın Yayım ve Haberleşme Şubesi teknik elemanları bu konuda eğitilmelidir.

9. En önemlisi erozyon konusunda bilinçlenmenin sağlanması için, özellikle kırsal kesimde büyük bir çoğunluğun ilköğretim eğitimi yaptığı düşünülerek, ilköğretimde erozyon ve önlenmesi konusunun ders olarak verilmesi sağlanmalıdır.

Türkiye'de Erozyonun Durumu

    Ülkemizde erozyonu önleme konusu, ilk kez 1937 yılında kabul edilen 3116 sayılı Orman Kanunu kapsamında yer almıştır. Ancak konu üzerinde dönemin zor şartlarının gereği olarak önemli bir çalışma yapılamamıştır.
     Tarım Bakanlığı bünyesinde 1952 yılında kurulan Sulama ve Kurutma Şubesi ve 1960 yılında kurulan Toprak Muhafaza ve Zirai Sulama İşleri ve sonra TOPRAK-SU adını alan Genel Müdürlük tarafından, tarla ve havza bazında çalışmalar yapılmıştır. Bu kuruluş daha sonra 1984 yılında Yol Su Elektrik ve Toprak İskân Genel Müdürlükleri ile birlikte oluşturulan Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü bünyesine katılmıştır.
     1995 yılında kabul edilen 4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu ile birçok kamu kurum ve kuruluşları bu çalışmalara dahil edilmiştir.
     Çevre ve Orman Bakanlığı bünyesinde ana hizmet birimi olarak yer alan Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolu Genel Müdürlüğü’nün kapatılması neticesinde, yeniden kurulan 04 Temmuz 2011 tarih ve 27984 sayılı Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Orman ve Su İşleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname gereğince merkez teşkilatı Hizmet Birimleri içerisinde Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü olarak yer almıştır.
     Genel olarak Ülkemizde toprak koruma ve erozyon çalışmaları ile görevli kuruluşlar yukarı havzalarda Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü ve akarsu yatakları ile baraj havzalarında ise Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüdür. Her iki genel müdürlüğünde erozyon kontrolüne yönelik olarak yapmış oldukları çok başarılı çalışmalar vardır.

     Yurdumuzda haritalama çalışmalarında su erozyonu, ABD Doğal Kaynakları Koruma Servisi (NSCS)' nin kriterleri kullanılarak şu şekilde derecelendirilmektedir:
1. Hiç veya hafif aşınmış : Üst toprağın % 25’inden daha azı aşınmış;
2. Orta derecede aşınmış : Üst toprağın % 25-75’i erozyona uğramış
3.  Şiddetli derecede aşınmış: Üst toprağın % 75’ten fazlası ve alt toprağın % 25’ten daha azı aşınmış. Seyrek, derin ve sık, sığ oyuntular bulunabilir.
4. Çok şiddetli derecede aşınmış : Üst toprağın tamamı ve alt toprağın % 25-75’i aşınmıştır. Seyrek, derin ve sık, sığ oyuntular mevcuttur.


Tarım yapılan topraklarımızın % 78,9'u su erozyonundan az veya çok etkilenmiştir. Hızlandırılmış su erozyonu Türkiye’de yaygın bir problemdir ve özellikle, bitki örtüsünün iyice zayıf olduğu kurak bölgelerimizde ve eğimin fazla olduğu yerlerde şiddetlidir. Su erozyonundan en az etkilenen iller, Tekirdağ (% 54), Edirne (% 51) ve Kırklareli (% 40,3) dir.


Türkiye'de 57.15 milyon ha arazi su erozyonuna maruz kalmaktadır.



RÜZGAR EROZYONU, yağışın az olduğu bölgelerde ve işlenen topraklarda, özellikle kurak periyotlarda görülen ciddi bir problemdir.
- Yakacak amacıyla bitki örtüsünün tahribi,
- Anız yakma ve
- Aşırı otlatma gibi nedenlerle ortaya çıkan bu problem, çoğunlukla Orta Anadolu' da etkilidir. İlk etüt çalışmalarında Konya, Niğde, Kayseri, Kars, İçel ve Sakarya illerinde olmak üzere, yaklaşık 500000 ha arazide rüzgar erozyonu tespit edilmiş olup daha sonra ki etüt çalışmalarında Konya (Karaman dahil) topraklarının % 7’sinin ve Niğde (Aksaray dahil) topraklarının % 7,7’sinin rüzgar erozyonundan etkilenmiş olduğu belirlenmiştir.

Rüzgâr erozyonu, Ülkemizde çok yaygın değildir ve toplam 506 309 ha alanda farklı düzeylerde rüzgar erozyonu görülmektedir